BİZİM CANIMIZ ŞU ANDA TÜRKİYE

Muhabir soruyor: 

– Hiç canınızı düşünmüyor musunuz o tehlikeli anlarda?

Madenci bir vatandaş şöyle cevap veriyor: 

– Bizim canımız yok şu anda. Bizim canımız şu anda Türkiye. Bizim için sorun yok. Sonuna kadar…

Allahu Ekber!

*

Arşimet demiş ya, “Bana bir dayanak noktası verin, dünyayı yerinden oynatayım.” Al sana dünyayı yerinden oynatacak adam. 

Çünkü Arşimet Allah’ın kanunlarından bahisle bir hakikati dile getirmişti. Beşerin adını Arşimet Noktası koyduğu tekvini şeriatın bir kanununa dikkat çekmişti. Madenci kardeşimiz de başka bir hakikate dikkatimizi çekiyor: Biz’e! Allah’ın insana verdiği merhamet duygusuna. 

Efendimiz (sav)’in, “Müminler, birbirlerini sevmede, birbirlerine merhamet ve şefkat göstermede, tıpkı bir organı rahatsızlandığında diğer organları da uykusuzluk ve yüksek ateşle bu acıyı paylaşan bir bedene benzer.”[1] buyurduğu hakikate.

Ve Kur’an’ın bize, “Erkek olsun, kadın olsun; kim mümin olarak sâlih bir amel işlerse, artık ona elbette hoş bir hayat yaşatacağız! Ve muhakkak onlara (ahirette) mükâfatlarını, yapmakta olduklarının daha güzeli ile vereceğiz!”[2] buyurduğu İlahi müjdeye…

Var olasın madenci kardeş/ler/imiz!

Var olasınız, canını dişine takıp, kendi rahatını bozup kardeşlerinin yardımına koşan tüm koca yürekli insanlarımız…

Var olasınız!

*

Sürekli akış halinde oluşuyla zihnimizi allak bullak eden sosyal medya bu kez de başka bir kareye taşıdı beni. Var olmamasını dilediğim bir kareye. Şöyle diyordu, sıcak ofisin kapısından kendisine mikrofon uzatılan ve video kaydına konuşan Gökhan Özoğuz:

“Hayatımda ülkeyi ilk defa bu kadar sahipsiz hissediyorum…”

Madenci kardeşim ve diğer bütün madenciler, arama kurtarma ekipleri, devletin kurumları, insanlarımız sahada, soğukta, enkaz altında, kendi canlarını tehlikeye atarak, “sonuna kadar” diyerek canhıraşane gayret ederken, sıcak olduğu belli ofis ortamında, gayet lakayt bir tavırla söylenen ve bulunduğu ortamdakileri “inanılmaz çalışıyorlar” deyip diğer bütün çalışmaları yok sayma edepsizliğinin aynı ülkede yaşadığımız bir insan tarafından yapılabilir olduğunu anlamak ve kabul etmek mümkün değil…

Var olmayasınız!

Cemil Meriç’in bir sözü var, diyor ki: “Vatanlarını yaşanmaz bulanlar, vatanlarını ‘yaşanmaz’laştıranlardır.”[3]

Sahipsiz bulanlara ne denir, varın orasını da siz tamamlayın.

Halbuki yaşadığımız her hadise bizi biz yapmalıdır, bir yapmalıdır ki diri olabilelim. Değilse rüzgârda savrulan yaprağa döner, kaybolur gideriz. Zor zamanlar bizi biz yapan, bizim ne olduğumuzu ortaya koyan zamanlardır. 

Altın mı kömür mü bu zamanlarda belli olur insan.

Ofisten bakarak ülkeyi sahipsiz bulanların tersine sahaya indiğinizde askeri isar hasletiyle, STK’ları teavündüsturuyla, insanlarımızı ihlasla, devleti merhamet ve kudretiyle, dünyanın dört bir tarafından insanları infakve ihsanlarıyla görüyorsunuz.

Siz nereden bakıp da göremiyorsunuz?

Yazıklar olsun!


[1] Müslim, Birr, 66; B6011 Buhârî, Edeb, 27

[2] Nahl, 97

[3] Cemil Meriç, Bu Ülke, 122

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s