Aile hayatının temelleri cennette atılmıştır. Bundan dolaydır ki aile hayatı bir nevi cennet olarak tarif edilmiştir. İnsanlığın dünya serüveni tövbe istiğfardan sonra bir ev inşa etmekle başlamıştır. O zamandan bu zamana bu ilk ev, mukaddes yapıların ilki ve devamlısı olmuştur. İslam’ın en önemli ibadet merkezidir. Bütün insanlığın bir araya gelerek sürur, sevinç ve şükürlerini gösterdikleri, ibadetlerini yaptıkları yerdir.
Müminler senede bir defa gelen ve hali vakti yerinde olanlar için ömürde bir defa farz olan Hac ibadeti ile nasıl ki sıfır noktasına, insanlığın başladığı zamana ve zemine yani kendilerine ve özlerine seyahat ediyorlar, bu şuurla kendilerini ve kendilerini yaratan Rablerini bulmak ve bilmekle şuur kazanıyorlarsa, bunun küçük bir numunesi olan evlerine her akşam dönmekle de kendilerine ve özlerine gelmektedirler. Hac gibi büyük şuur halinin küçük bir misalini her gün yaşamaktadırlar.
Mesele şu ki aileyi bu nazarla görebilmek lazımdır.
Evet, aile Kur’an’ın “Kendileri ile huzur bulasınız diye sizin için türünüzden eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet var etmesi de onun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır.” ayetinin beyanıyla anlaşılmayı en hak eden meseledir. Üzerinde en çok çalışılması ve diğer şahsi ve sosyal konuların etrafında şekillenmesi gereken önemli noktadır.
Zira ilk düğme yanlış iliklendiğinde nasıl ki diğerleri de düzensiz ilerliyor ve yapı düzgün olmuyorsa, aile konusu da doğru anlaşılıp doğru yere oturtulmaz ve gelen saldırılara karşı muhafaza edilmezse sağlıklı bir toplumdan ve iyi şahıslardan bahsetmek mümkün olmayacaktır.
“Aile toplumun özüdür. Onu tahribe yönelen her şey, toplumun tahribine yönelmiş demektir” sözünü bir tarafa kaydedelim. Ve bu pencereden geriye doğru ya da toplum hayatı sıkıntılı olan devletlere bakalım. İşin temelinde sağlıklı bir aile yapısının olmadığını göreceğiz. Neden? Çünkü fıtrat budur. Cenneti arzulayan bütün insanlar ve insanlık hatırlamalıdır ki ilk müesses yapı ailedir ve temelleri cennette atılmıştır. İnsanlığın serüveni ve süreci aileye bağlı kılınmıştır. Aksi muhaldir.
Burada dikkat edilmesi gereken diğer bir husus ise, ailenin Rabbimizin istediği şekilde olması ve bu noktada Peygamber Efendimizin sünnetini esas almamızdır. İnsanlığın ve toplumların selameti buna bağlıdır.
Başka çare yok!
*Osmanlıca Eğitim ve Kültür Dergisi, Haziran 2020