KİTAP, GENÇ VE HAZİNE

Dün çocuklardan biri yanıma geldi ve her ay okunması gereken kitaplardan ve bu konuda okulda yaptıkları çalışmalardan bahsetti. Gayet güzel bir durumdu bu. Gayet derecede lezzet aldım. Zira okullarda kompozisyon yazdığımız günlerin çok gerilerde kaldığı dönemleri yaşıyoruz. Sadece küçük bir daireyi doldurma ameliyesinde bulunan, bilgi yükle boşalt bir öğrenci profili görüyoruz… ya da öyleydik…

Önümüzdeki dönemde araştırma, düşünme ve yazmaya dair daha çok şeyler duyacak gibiyiz okullarda…

Bugün de diğer çocuk geldi yanıma ve kütüphaneye kaydolmaya gideceğinden bahsetti. Güzel bir cümleydi. Kitapların evinden bahsediliyordu; oraya gitmek ve kaydolmaktan. Sebebini sorduğumda ise kitap okumak/ödünç almak için olduğunu söyledi. Zira onların okulda da okuma konusunda bir ciddiyet oluşmuş ve üzerinde durulan, takip edilen bir mesele haline gelmişti. 

“Peki, neden kütüphane?” diye sorduğumda ise “Kitaplar çok pahalı” dedi. 

Ardından en küçük çocuk için de bir liste ulaştı elime. İlkokul ikinci sınıfa giden bir çocuk için oluşan okuma listesinde otuz kitap vardı. Harika, dedim. Dört yaşında kendi dergisini çıkarabilmiş bir çocuğun ilerisi için en önemli gelişim kaynaklarından biri olarak hayatına kitabın girmesi ve muhataplığının devam edebilmesi gerçekten kıymetli gördüğüm bir durumdu.

Nihayetinde kitaplar birer hazineydi.

Bu cümleyi kurduğumda “hazine” kelimesi kullandığımız mananın dışında çınladı zihnimde. Kitaplar artık gerçek manada birer hazine olmuş görünüyordu. Önümüze gelen kitap listesini üst üste koyduğunuzda güzel bir maliyet çıktığını gördük. Bundan bahisle birisi kütüphane kaydı oluşturmuştu. Kütüphanenin test çözme yeri olmaktan çıkıp olması gerektiği gibi kitaplardan istifade edilen yer olarak muhatap olunmasının yeri kıymetliydi ama bu durum kitapların pahalı olduğu gerçeğini değiştirmiyordu.

Bunlar zihnimde dolaşırken bu kez de genç kelimesine takıldı zihnim ve “kitaplar birer hazinedir” cümlesiyle irtibatı gülümsetti. Farsça asıllı olan “genc” kelimesi, hazine anlamındadır. Gençlerimiz, evet bizim hazinelerimizdir. Potansiyellerinin/kabiliyetlerinin açığa çıkmasına yardımcı olacak eğitim ortamları ve kitaplar da olmazsa olmazdır. Ve bunlara ulaşmak zor olmamalıdır.

Bu manada kütüphanelerimizin çoklukla varlığı, kapasitelerini her gün artırmaları, bazılarının yirmi dört saat hizmet veriyor olması gerçekten kıymetli ve önemli. Bu çalışmaların destek görmesi ve kalite/kapasite anlamında ileri taşınması güzel. Peki, kitapların daha ulaşılabilir olması için atılan/atılacak adımlar? Onlar da son derece önemli ve asla ikinci planda kalmamalı…

Şunu da unutmamak lazım, insanın ilk muhatap olduğu şey kelimeler/isimlerdir. İnsana hayat ve kapasitesini artırmaya yönelik ilk muhatap edilen şey yazı, kelimeler ve on sayfadan oluşan kitaptır. En ihtiyaç duyduğumuz şey de her zaman bilgi olacaktır. İlahi ve vahye dayalı bilgi…

Yorum bırakın